
6552 sayılı yasanın 74. Maddesi aşağıdaki gibidir.
(1) Kayıtlarda yer aldığı hâlde işletmede bulunmayan kasa mevcudu ve ortaklardan alacaklar hakkında aşağıdaki hükümler uygulanır:
a) Bilanço esasına göre defter tutan kurumlar vergisi mükellefleri, 31.12.2013 tarihi itibarıyla düzenledikleri bilançolarında görülmekle birlikte işletmelerinde bulunmayan kasa mevcutları ve işletmenin esas faaliyet konusu dışındaki işlemleri dolayısıyla (ödünç verme ve benzer nedenlerle ortaya çıkan) ortaklarından alacaklı bulunduğu tutarlar ile ortaklara borçlu bulunduğu tutarlar arasındaki net alacak tutarlarını bu Kanun’un yayımlandığı tarihi izleyen üçüncü ayın sonuna kadar vergi dairelerine beyan etmek suretiyle kayıtlarını düzeltebilirler.
b) (a) bendi kapsamında beyan edilen tutarlar üzerinden %3 oranında hesaplanan vergi, beyanname verme süresi içinde ödenir.
c) Bu fıkra kapsamında ödenen vergiler, gelir veya kurumlar vergisinden mahsup edilmez; beyan edilen tutarlar ve ödenen vergiler, kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak kabul edilmez. Bu fıkra uyarınca beyan edilen tutarlar nedeniyle ilave bir tarhiyat yapılmaz. Bu fıkra kapsamında beyanda bulunan kurumlar vergisi mükelleflerinin bu beyanları nedeniyle 2014 yılı geçici vergi beyannamelerinde düzeltme gerektiği takdirde, düzeltme işlemleri bu fıkrada öngörülen beyanname verme süresi içinde yapılır ve düzeltme işlemleri nedeniyle herhangi bir ceza veya faiz aranmaz.
(2) Maliye Bakanlığı, bu maddenin uygulanması ile ilgili olarak yılı içinde ödenmesi gereken vergilerin ödeme sürelerinde değişiklik yapmaya, 213 sayılı Kanun hükümlerine göre bildirimde bulunma zorunluluğu getirmeye ve uygulamaya ilişkin diğer usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.”
Maddenin uygulaması ile ilgili usul ve esasların belirlenmesinde Maliye Bakanlığı yetkili kılınmıştır. Maliye Bakanlığı konuyla ilgili belirlemelere (1) No.lu Bazı Alacakların 6552 Sayılı Kanun Kapsamında Yeniden Yapılandırılmasına Dair Genel Tebliğini yayınlamıştır.
Pekçok meslektaşım gerek kanun maddesinde gerekse de tebliğin ilgili bölümlerinde aşağıda madde bazlı verilen hususlarda kafa karışıklığına yol açacak hususları belirlemiştir. Tespitini yaptığımız konulara değineceğiz.
1- ORTAKLAR CARİ HESABINDA “işletmenin esas faaliyet konusu dışındaki işlemleri dolayısıyla (ödünç verme ve benzer nedenlerle ortaya çıkan) ortaklarından alacaklı bulunduğu tutarlar” DİKKATE ALINACAK!
Şirketlerin 31.12.2013 tarihli bilançolarında görünen ortaklardan alacaklar hesabının kapatılması için kaynağına bakılması mı gerekir? Esas faaliyeti dışındaki işlemler denilerek kanuna göre kapatılan tutarın kaynağının araştırılması yönüne gidilerek doğruluğuna bakılması gerekir mi? Başka bir anlatımla Aralık/2013 şirketin aktifinde kayıtlı bir değer ortağa 500.000 TL’ye satılmış olsun ve bu alacak 31.12.2013 tarihi dahil bu güne kadar gelmişse durum ne olacaktır.
Bu yasa kapsamında kapatılabilir mi? Kanunun amacı ve lafzından gerçek (ödünç verme ve benzeri nedenlerle meydana gelenler hariç) alacakların kapatılamaması, kapatılsa da ileride tespiti halinde tenkid konusu yapılması gerektiği yönünde eleştiri olabilir.
Asıl kasa ve ortaklardan alacaklar ile ilgili yasa kapsamında kapatılması gereken tutar kayıt dışı nedeniyle bu hesaplarda biriken tutarların kapatılması olacaktır.
2- ORTAKLARDAN ALACAKLAR HESABININ KAPATILMASINDA SADECE GERÇEK KİŞİ ORTAKLAR MI ANLAŞILMASI GEREKİR?
Kanun maddesinde ortaklardan alacaklı bulunduğu tutar diye bahsetmekte, ortağın gerçek kişi, tüzel kişi ayırımı yapmamaktadır.
Tebliğde de bununla ilgili bir belirleme bulunmamaktadır. Ancak tüzel kişi ortaktan alacağımızın silinmesi (yasa kapsamında kapatılması) borçlu olan açısından VUK’nun vazgeçilen alacaklar başlıklı 324. Maddesi kapsamında mı değerlendirilecektir.? VUK. 324. Maddesinde konkordato veya sulh yoluyla vazgeçilen alacakların borçlunun defterinde özel bir karşılık hesabına kaydedileceği ve zararla itfa edilemediği sürece kar hesabına kaydedileceği belirtilmektedir.
Kurum ortaklara olan bu borçlar Kapatılacak ise borçlu bu tutarı gelir mi yazacaktır, yada VUK 324. Maddesi uyarında özel bir fon hesabına alarak vergilendirmeyi öteleyecek midir?
Kurum ortaklar bu yasa kapsamında değilse, gerçek kişi ortaklardan alacaklardan kurum ortaklara borçlar düşülecek midir?
Bu konu ile ilgili olarak tebliğde belirleme yapılmaması, kanun maddesine göre işlem yapacaklar için yoruma dayalı işlem yapma ve belirsizlik ortamında kalma sorununu gündeme getirmektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder